içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Aynalı Pazar

Bugun...

İRAP Raporu'ndaki Dikkat Çekici Benzerlikler!

Tarih: 06-03-2023

İRAP Raporu'ndaki Dikkat Çekici Benzerlikler!

Türkiye 6 Şubatta meydana gelen depremin yaralarını sarmaya çalışıyor. Uzmanlar ise TV ekranlarında bir sonraki deprem felaketinin ise yaşanacağını bölgelere işaret edip; yetkililere uyarı yapıyorlar. Kahramanmaraş depremi sonrasında ilk 48 saat üzerindeki endişeler ise vatandaşı panikletiyor. Çanakkale İRAP raporunda ise olası deprem felaketinde Çanakkale’de neler yaşanabileceği 7 büyüklüğündeki deprem üzerinde senaryolaştırılmış.

 

2021 yılında Çanakkale İl Afet Müdürlüğünce hazırlanan Rapor’un bir benzeri diğer tüm iller içinde hazırlandı. 6 Şubatta yaşanan ve 10 ili etkileyen deprem nedeniyle en büyük hasarı gören illerden bir tanesi de Hatay ili oldu. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde de özel bir yeri olan Hatay aynı zamanda 4 büyük din içinde önemli bir il konumunda. Bu özellikleri nedeniyle Hatay’ın İRAP Raporu da kamuoyunun gündemine geldi.

 

HATAY VE ÇANAKKALE’NİN BENZER YÖNLERİ!

Hatay için hazırlanan İRAP raporunda SWOP (Güçlü, zayıf, dezavantaj ve avantajlar analiz yöntemi) analizi de büyük ilgi çekti. Deprem öncesinde belirtilen Hatay’ın depreme karşı Güçlü ve Zayıf yanları ile Çanakkale’nin SWOP analizinde ortaya çıkan Güçlü ve Zayıf yanları benzerlikler taşıyor.

 

Hatay AFAD'ın kaleme aldığı raporun SWOT Analizine göre; Hatay’ın afetler karşısında güçlü yanları şu şekilde; “Deprem tehlike haritasının güncel olması, Hatay İli Bütünleşik Afet Tehlike Haritalarının hazırlanması, İmar planlarında Hatay Büyükşehir Belediyesi'nce yapılan mikro bölgeleme haritalarının dikkate alınması, Hatay’da bulunan üniversiteler ile diğer üniversitelerin bilimsel çalışmalar yapıyor olması, Toplumun çeşitli kesimlerinde temel afet bilinci ve farkındalık eğitimlerinin veriliyor olması, AFAD gönüllülük sisteminin varlığı, İlde toplanma alanlarının belirlenmiş olması ve haritalarının oluşturulması, İlde TMMOB şube ve temsilciliklerin olması, İl genelinde 40 adet deprem gözlem istasyonunun bulunması, İlde Uyarı İKAS sisteminin kurulması, İskenderun OSB İş Sürekliliği planının hazırlanmış olması, İlde deprem sonrası barınma alanlarının bulunması, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü Mekansal Planlarda Esas Alınacak Sakınım Önlemleri ve Risk Azaltım Kriterlerinin Geliştirilmesi projesi kapsamında Hatay'ın pilot il seçilmesi, Kurumların alt yapı çalışmalarında kurumlar arasında koordinasyon biriminin olması, MTA Türkiye Diri Fay Haritasının olması.”

Hatay ilinin Zayıf yönleri ise şu şekilde belirtilmiş; “İlde sıvılaşma riski yüksek olan alüviyal zeminde yapılaşmanın bulunması, Kentsel dönüşümün parsel bazında yapılıyor olması, Yapı stoğu bilgisini yetersiz olması, Vatandaşların zorunlu deprem sigortasını (ZDS) yaptırmaması, Ruhsatsız yapıların bulunması ve yapılaşmada denetim eksikliği, Yapı üretim sektöründe çalışan tüm personelin depreme dayanıklı yapım ilkeleri konusunda eğitim alma zorunluluğunun bulunmaması, Halkın kentsel dönüşüme katılımda isteksiz olması, Yapıların deprem dayanıklılık testlerinin ücrete tabi olması ve yaptırılmasının vatandaşın isteğine bırakılması, İlde ulaşım mastır planının olmaması, İlde bazı bölgelerde niteliksiz yapılaşmanın sit alanları ile iç içe olması, İmar barışı sonucu oturum izni alan binaların tam olarak depreme dayanım koşullarının sağlayıp sağlamadığının bilinmemesi, Zemin etüt laboratuar sayısının yetersiz olması, Kentsel dönüşüm çalışmalarında yer seçim alanlarının kısıtlı olması, Yerleşim alan çevresinin genellikle verimli tarım arazileri, orman, sanayi kuruluşlarıyla çevrili olması.”

 

ÇANAKKALE’NİN AFETLERE KARŞI GÜÇLÜ YÖNLERİ

Çanakkale İl Afet Müdürlüğünce hazırlanan İRAP raporunda Çanakkale’nin güçlü yönleri ise şu şekilde belirtilmiş; “Lojistik için şehir merkezinde havaalanı ve limanların olması, Şehrin nüfusunun az olması, İl merkezinde toplanma ve geçici barınma alanlarının yeterli seviyede olması, Yeni imara açılan alanlardaki yolların acil durumda kullanılmaya müsait olması Okul, hastane gibi yapıların yenilenmiş olması, Heyelan ve deprem hakkında bilgi edinme konusunda yeterli akademik kapasiteye sahip olunması ve Arazi yapısının çok eğimli olmaması olarak belirtilmiş.

 

ÇANAKKALE’DE KURUMLAR ARASI KOORDİNASYONSUZLUK!

Çanakkale İl Afet Müdürlüğü’nün hazırlamış olduğu İRAP raporunda ise en dikkat çekici zayıflıklardan bir tanesi oldukça dikkat çekici; “Kurumlar arasında zaman zaman yaşanan koordinasyon eksikliği.” Çanakkale siyasetinde sıklıkla yaşanan “İş Birliği Kültürünün olmaması” sorununun bir yansıması burada da kendisini gösteriyor. Çanakkale’de bilindiği gibi; bazı siyasetçilerin hem birbirileri ile hem de STK’lar arasında yaşanan tartışmalar bürokrasiyi de etkiliyor. CHP’li bazı belediyelerin talepleri bürokrasi tarafından oylanıyor yada bekletiliyor. Aynı şekilde kentin önde gelen STK’larının yöneticileri ile Belediye Başkanları arasında yaşanan tartışmalar kentte ortak hareket etme kültürüne ciddi zararlar veriyor.

 

ÇANAKKALE’DE DEPREME KARŞI BİLİNÇ SEVİYESİNİN YETERLİ OLMAMASI!

2020 yılını “Afete Hazırlık” yılı, 2021 yılını “Afet Eğitimi” yılı ilan edilmişti. 2022 yılı ise “Afet Tatbikat yılı” ilan edilmiş böylece tüm yurtta başta okullar olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarda tatbikatlar gerçekleştirilmişti. Ancak yapılan tüm çalışmalara rağmen Çanakkale’nin büyük deprem ve heyelan başta olmak üzere orman yangınları da dahil olmak üzere; afetlere karşı bilinç seviyesinin yetersiz görülmesi dikkat çekti.

 

ÇANAKKALE’NİN MASTER PLANI YOK!

Şehirlerin büyüme ve gelişmelerinde yol gösterici olarak hazırlanan Master Planı, nedense uzun yıllardır gündemde olmasına rağmen bir türlü hazırlanmıyor. Çanakkale’nin bir Master Planı olmaması sebebiyle; ticari, kültürel, konut, eğlence ve dinlenme amaçlı bina ve tesislerin yerleri ile yol şebekeleri belirlenmiş değil! Haliyle bu yapılar ve bölgeler için Belediyeler kendilerine yapılan başvurular üzerine yada uygun gördükleri yerleri kendileri belirliyorlar.

“YOLLAR ACİL DURUMLARI KALDIRABİLECEK KAPASİTEDE DEĞİL”

Son yıllarda Duble Yollar nedeniyle Çanakkale’nin ilçeler arasındaki yolları son derece yeterli görülürken; İRAP raporuna göre Çanakkale de eski yerleşim alanlarında yolların durumu acil durumları kaldırabilecek kapasitede değil. Bu durum Çanakkale Belediye meclisinde ve ÇTSO meclisinde de gündeme gelmişti. Çanakkale il merkezinde birçok eski yerleşim alanları tek şeritli olması, yolun kenarına yapılan gelişi güzel araç park edilmesi gibi sebeplerle gerektiğinde İtfaiye, Ambulans veya polis araçları girmekte bile zorluklar yaşanıyor. Haliyle olası bir depremde bazı sokak ve caddelerden geçen sokaklarda da ciddi yıkım olması halinde ulaşımın aksayabileceği öngörülüyor.

 

Depreme yönelik belirtilen diğer zayıflıklar arasında; Afete dirençli alanlar oluşturulmadan yapılan imarlar, detayları açıklanmamış olsa da; Kentsel dönüşüm konusundaki eksiklikler bulunuyor.

 

ÇANAKKALE’DE HEYELAN RİSKİ CİDDİ BOYUTLARDA!

Çanakkale’de beklenen depremleri tetikleyecek bölgedeki üç fay hattının olduğu, Kent merkezinde zeminin alüvyonlu olduğu, Merkez ilçe dahil birçok ilçede binaların 99 depreminden önce yapıldığı ve bu yapılarda İl Nüfusunun yarısının yaşandığı bilinen bir gerçek. Ancak Çanakkale’de bir de ciddi heyelan riski var. Çanakkale’nin zayıf yönlerini yazarken Heyelan başlığı altındaki zayıflıklara bakıldığında ise şu başlıklar dikkat çekiyor; Toplumda yeterli seviyede kamu bilinci oluşturulamamış olması, Heyelan potansiyeli olan alanlarda yapılaşmaların olması ve yüksek maliyetli yatırımların bu bölgelerde seçilmesi öne çıkıyor. Ayrıca ilçeler ve kırsalda yaşanabilecek heyelan ve depremlerde iletişim kurulmasında da güçlük çekileceği belirtiliyor!

OLASI DEPREMDE ORMAN YANGINI RİSKİ!

Özellikle 6 Şubatta meydana gelen depremde İskenderun Limanında çıkan yangının günlerce sürmesi akıllara Çanakkale’de meydana gelebilecek olası bir depremde Çanakkale Limanlarını akıllara getirdi. Çanakkale’de bulunan limanların kapasitesi İskenderun Limanı gibi hem lojistik hem de uluslar arası ticaretteki yoğunluklar kadar olmaması bir avantaj. Ancak Çanakkale’nin yüzde 54’ü orman bölgesinin olması dikkat çekici. Yaz aylarında elektrik direklerinden de yangın çıktığı bilinirken; olası bir depremde orman yangınlarını tetikleyebileceği biliniyor. AFAD’a göre Çanakkale’nin denize kıyısı olan ormanlık alanlar ciddi yangın tehdidi barındırıyor.

 

ÇANAKKALE’NİN GÜÇLÜ YANLARI!

Olumsuzluklarının yanı sıra Çanakkale’de meydana gelebilecek deprem, heyelan, orman yangını gibi doğal afetler karşısında güçlü yönleri de bulunuyor. AFAD’ın hazırladığı İRAP raporuna göre olası bir deprem karşısında Çanakkale’nin güçlü yanları ise şunlar; Lojistik için şehir merkezinde havaalanı ve limanların olması, Şehrin nüfusunun az olması, il merkezinde toplanma ve geçici barınma alanlarının yeterli seviyede olması, Yeni imara açılan alanlardaki yolların acil durumda kullanılmaya müsait olması, Okul, hastane gibi yapıların yenilenmiş olması, heyelan ve deprem hakkında bilgi edinme konusunda yeterli akademik kapasiteye sahip olunması ve arazi yapısının çok eğimli olmaması.

FACEBOOK YORUM
Yorum